Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Neyi Uyutmayalım?

Neyi unutmayalım? Bu topraklarda doğup, bu topraklarda kurulan devletleri özellikle dönemindeki Kürsel Yerleşik Yapılanmalara ve “iç taşeronlarına” karşı büyüten-koruyan her ismin, her türlü saldırıya maruz kaldığını hatta darbeler dahil birçok girişimle hayatını kaybettiğini! 1- Bu topraklarda doğup, bu topraklarda kurulan devletleri özellikle dönemindeki Kürsel Yerleşik Yapılanmalara ve “iç taşeronlarına” karşı büyüten-koruyan her ismin, her türlü saldırıya maruz kaldığını hatta darbeler dahil birçok girişimle hayatını kaybettiğini! 2- Nizamülmülk’ten başlayarak, bu topraklarda kurduğumuz devletlere çağ atlatan-yol açan her yararlı kişi, ya kendi adamlarının ihaneti ya da devletin gücünden rahatsız olan yerleşik diğerlerinin oyunları sonucu koltuklarını ve hayatlarını kaybettiklerini! 3- Nizamülmülk’ün, Büyük Selçuklu Devleti’nin en etkili ismiyken, Malazgirt zaferinden, Osmanlı’nın üstünde kurulduğu temellere kadar çok önemli adımlarda imzası varken, kendi yetiştirdiği istihbar...

Algıda Sahtekarlık

Başbakan Erdoğana Verilen Yahudi Cesaret Ödül Gerçeği Sayın Erdoğan'ın şahsına ödül vermedik, kendisine verilen plaket ''Cesaret'in Takdiri'' adı ile bilinen ve 2. Dünya savaşındaki soykırımdan Avrupa'daki Yahudileri kurtarmış olan Türk Diplomatların anısına atfen kendisine takdim edilmiştir Çapulcular gülenistler kemalistler sağda solda Başbakan Erdoğanın cesaret ödülü aldığını yazıp duruyor bu bir yalan ve algı operasyonudur verilen şey bir kere ödül değildir ödül nedir önce sözlük anlamına bakalım bir başarı karşılığında verilen armağan, mükâfat. bilim, sanat, yazım spor gibi alanlarda başarılı görülenlere verilen armağan. görüldüğü gibi ödülün anlamı belli ayrıca devletler arasında bveya kurumlar arasında asla ödül verilmez genelde plaket verilir bazıları da cesaret madalyası verildi diyor madalya nedir yarışlarda ve sergilerde derece alanlara ödül, kimi kez de önemli bir olay dolayısıyla ilgililere andaç olara...

Sınırlar Çok Yakında Değişecek

Sınırlar değişiyor O kadar türbülanslı günler geçirdik ki ne olup bittiğini anlamak için derin bir nefes alacak zamanımız kalmadı! Oyuncularla, sahne önündeki DUBLÖRLERLE ilgilenmekten gerçek senaristi, gerçek patronu ıskaladık! Ama içinden geçtiğimiz zaman dilimi, ileriki yıllarda bölgenin nasıl dizayn edildiği sorusuna cevap verecek! Çünkü bizler bütün problemlere kendi gözümüz ve merceğimizle bakarız! Zaten oyunu kuranlar bunu çok iyi bilir! Ama Türkiye eski Türkiye değil! Artık senaristin ensesinde boza pişiren bir aktör! Tabii gazetelerde ve televizyonlarda bunu görme şansınız hiç yok! Bizler yerelle ve içerisiyle ilgileniriz! Dünyadaki HAKİM güçlerin nasıl bir dengede gittiğini bilmeyiz, bilmek de istemeyiz! Türkiye'ye nasıl bir rol düştüğüne de kafa yormayız! Son 10 yıla bakın! Ergenekon ve Balyoz operasyonları, mafya babalarının içeri alınması, PKK'nın sınırların dışına çıkması, Suriye'nin karışması, İran'la beklenmeyen bir yakınlığın kurulması, Rusya'nın ...

Çanakkale Savaşı’nda Siyonistler

Çanakkale Savaşı’nda Siyonistle r Sion Katır Birliği Komutanı’nın “Çanakkale Savaşı’nda Siyonistler” adlı eserinin kapağında, Çanakkale Savaşı’nda hatıra fotoğrafı olarak çekilen ve ellerinde bugünkü İsrail’in bayrağı olan askerlere ait bir resim yer alıyor. Çanakkale geçildi mi, geçilmedi mi? Bu tartışmalı bir soru fakat bu soru yüzünden yargılananlar bile oldu. Çanakkale’yi geçmek isteyenlerin amacının İstanbul’u Müslümanlardan geri almak olduğundan şüphe yok. ‘Çanakkale geçilmedi’ ama İstanbul işgal edildi öyle mi? Bir başka ilginçlik ise İstanbul’un kurtuluşunun hiç kutlanmamış olması. İngilizler İstanbul’u işgal etmediler mi? Ettiler. Peki, İstanbul’a nasıl ulaştılar ve biz İstanbul’u İngilizlerden nasıl geri aldık? Savaşmadan aldığımıza göre neyin karşılığında? Bu kısmını burada bırakalım. Siyonistlerin Çanakkale Savaşında Osmanlıya karşı savaştığını, üzerinden bir asır geçmesine rağmen Mavi Marmara hadisesinden sonra, Murat Bardakçı’nın kaleme aldığı yazıdan öğrenmiştim. Ba...

Kıbrıs Fatihi Ecevit Mi Erbakan Mı?

Kıbrıs Fatihi Ecevit Mi   Erbakan Mı? İngiliz Ulusal Arşiv belgeleri, Kıbrıs Harekatı'yla ilgili bilinmeyenleri ortaya döktü. Belgeler de Kıbrıs'ın Ecevit mi yoksa Erbakan mı olduğu da ortaya konuyor. İngiliz Ulusal Arşiv belgeleri, kamuoyunda bilinenin aksine Kıbrıs Barış Harekatı'nın mimarının merhum Başbakan Bülent Ecevit değil dönemin Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan olduğunu ortaya koyuyor. Doktora çalışması için girdiği İngiliz Ulusal Arşivi'nde tam 10 yıl boyunca çalışan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Sıtkı Bilgin, Kıbrıs Barış Harekatı ve sonrasında yaşananlara ilişkin çok ilginç ve bugüne kadar hiç anlatılmayan konuları içeren belgelere ulaştı. "Büyük Güçler, Türkiye ve Kıbrıs Meselesi (1967-1975)" başlıklı TÜBİTAK projesi için 2005 ve 2006 yıllarında altı ay İngiliz Arşivleri'ni tarayan Bilgin, bu önemli belgeleri ilk kez star Pazar'a açıkladı... Harekatın mimarı Erbakan İngiliz Ulusal Arşiv bel...

Siyonist Kardeşlik.

Kardeş Bunlar Alman Cumhurbaşkanı GAUCK daha uçaktan inmeden AXEL SPRINGER'in ortağı olan HÜRRİYET, gereğini yine yapmıştı! Kardeş bunlar! Savcıların karşısında yazdıklarınızdan dolayı saatlerce ifade vermek, kendinizi savunmak ve yazdıklarınızın arkasında durmak bizim mesleğin olmazsa olmazlarındandır! Dün de öyle bir gündü! İçinde hakaret olmayan ancak Türkiye'nin uğraştığı YAPI ile ilgili bilgilerin bulunduğu yazılar nedeniyle neredeyse günü adliye koridorlarında tamamlayacaktık! Türkiye böyle bir yerdir! Ezberlerin üstüne gittiğinizde başınız dertten kurtulmaz! Bize her şeyin TESADÜF olarak öğretildiği bu ülkede hiçbir şey kendiliğinden olmaz! Her şey bir plan dahilindedir! Ama MEDYA bunlara sırtını döndüğü için büyük kitleler gerçekle buluşamaz! Alman Cumhurbaşkanı GAUCK daha uçaktan inmeden AXEL SPRINGER'in ortağı olan HÜRRİYET, gereğini yine yapmıştı! Pazartesi sabahı piyasada olan gazetede manşet "DOSTLUK DUVARI'ydı! İlişkilerin gereği olsa gerek bizimk...

Sessiz Gemi

Sessiz Gemi Denizlere hiç kafa yormayız! Daha doğrusu Osmanlı çok yorardı da biz pek üzerinde durmayız! Sultan Abdülaziz, İngilizler'i korkutacak kadar güçlü bir donanma yaptırırken bir yandan da SÜVEYŞ KANALI için operasyon emri veriyordu! Sessiz Gemi Denizlere hiç kafa yormayız! Daha doğrusu Osmanlı çok yorardı da biz pek üzerinde durmayız! Sultan Abdülaziz, İngilizler'i korkutacak kadar güçlü bir donanma yaptırırken bir yandan da SÜVEYŞ KANALI için operasyon emri veriyordu! Mısır Valisi Said Paşa, Fransız mühendis Ferdinand de Lesseps'e 1854'te hazırlattığı projeyi hayata geçirmişti! Bu atakla İngilizler'in deniz yollarındaki hakimiyeti sona erecekti! Kanalı kullanmadan ticaret mümkün değildi! Bu da kontrolün İstanbul'a geçmesi anlamına geliyordu! Olmadı! Osmanlı, Fransız'ı ortak olarak yanına alsa da ROHTSCHILD ailesi finansal operasyonlarla 20 yılda kanalı ele geçirip İngiliz Kraliyet ailesine teslim etmişti! Yıllar sonra karşı operasyon için bu ke...

Nur Ve Nuri

Nur ve Nuri Nur ve Nuri Yıl 1916... İngiltere Araplar'ı örgütlemiş. Osmanlı'yı bölüp parçalamak istiyor. İşte o Arap isyancıların içinde biri var; Adı Nuri Said... Nuri İngilizler'e çalışıyor. Türkler'e karşı savaşıyor. Binlerce Türk'ün öldürülmesinde büyük rol oynuyor. İngilizler, Irak'ta 1.Faysal'ı tahta çıkarıyor. Bizim Nuri'yi de Başbakan yapıyor. İngilizler'e çalışmanın mükafatını fazlasıyla alıyor. 1958'de darbe oluyor. Bizim Nuri kadın kılığına girip kaçarken yakalanıyor. Vurulup öldürülüyor. Cesedi gömüldüğü yerden öfkeli halk tarafından çıkarılıyor. Sokaklarda sürükleniyor. Bir direğe asılıyor. Son geldiği nokta ise çok vahim. Cesedini köpeklere yediriyorlar. Yatacak toprak bile bulamıyor. Peki kim bu Nuri? Evveliyatı nereye dayanıyor? 1909'da onu Osmanlı ordusunda görüyoruz. 1. Dünya Savaşı'nda ise İngilizler'e karşı cephedeydi. Üzerinde Türk subayı üniforması vardı. O bir yüzbaşıydı. Ve ülkesine ihanet ediyordu. Ar...

Gerçek SOMA

ŞEYTANIN BİLE AKLINA GELMEZMİŞ ŞEYTANIN BİLE AKLINA GELMEZMİŞ  (okumayan kalmasın.) Diyor ki; “bunu şeytan bile düşünemez!”. Peki nedir o şeytanın bile düşünemeyeceği? Soma faciasının bir sabotaj olması! Böylece Gezi’nin yıldönümü  yaklaşırken sokakların yeniden karıştırılmak istenmesi! Beyefendi sanırsın ki uzayda yaşıyor. Bu ülkede bu ihtimal, beşikteki bebeğin bile aklına gelir. Amma, “Acaba sabotaj olabilir mi?” diye sormaya kalkarsan lafı ağzına tıkarlar. Dahası linç ederler, ediyorlar da. Ne şeytanlığın kalır, ne bilmem nen. Tek dertleri Erdoğan’ı “dövmek”! Sabotaj olursa dövemeyecekler. Vah ki vah! 17 Ağustos depreminde Veli Göçer’i hedef tahtasına oturtmuşlar, depremin faturasını sanki memleketteki tek müteahhit oymuş gibi kendisine kesmişlerdi. Çünkü o gün işlerine öyle geliyordu. Ne diyorlardı? “Ucuza mal etmek, daha çok kazanmak için çimentodan, demirden çaldı”. Peki ya Alp Gürkan! Yo o masum! Hatta o da bu facianın kurbanı. Bak sen! Koro halinde Alp Gürkan’ı...

Nağmussuzlaştırmaya Dikkat.

Namusluyu photoshopla namussuzlaştırmak! Sizin de gözünüze ilişti mi bilmiyorum.. Son günlerde sosyal paylaşım sitelerinde dolaşan bazı fotoğraflar var.. Sayıları epeyce artmaya başladı.. İnsanın görünce küçük dilini yutacağı, "Bu  nasıl olabilir" diye hayretler içinde kalabileceği fotoğraflar bunlar.. Hani internet ve photoshop tekniğinden bihaber olanların hemen inanabileceği türden. Biraz aşağıda o fotoğraflardan birkaçını göreceksiniz.. İşte o fotoğraflardan biri.. Bunlardan sosyal paylaşım sitelerinde dönen onlarcası var.. Onur, vicdan, haysiyet, namus ve adamlık kavramlarını hiç bir zaman taşımamış olan bazı türü belirsiz yaratıklar bu ve buna benzer fotoğrafları paylaşıyor, onların bu tuzağına düşen yarım akıllılar bu fotoğrafların altına iliştirdikleri yorumlarda, inanca, türbana, Kutsal Kitaba etmedik küfür bırakmıyor.. Neler söylenmiyor ki.. Tüm çarşaflı/kapalı hanımları kastederek, "O çarşafların altında neler oluyor neler" diyeninden.. "Saçı ...

Çok Kuruş.

Kuruş Kuruş!!! Adam 18 yaşında bir Museviydi. Köy kilisesinde ayin eşyası muhafızıydı. Derken simsarlık şirketi kurdu. Baktı "Petrol" diye bir şeyler konuşuluyor. Gitti, Petrol komisyonculuğu diye bir ofis açtı. Durmadı, rüşvetle PARA'yla demiryolu taşımacılığı haklarını aldı. Ekonomik olarak çok daha ucuza petrol satma imkanına kavuştu. Ucuz demiryolunu kullandırtmadığı rakipleri battı. İflasçılardan ona ateş edenler oldu, kolundan yaralanarak atlattı. Öldüğünde yaklaşık 200 milyar dolarlık bir servet bıraktı. Parayı mezara götüremedi ama bugün evlatları  insanları mezara götürüyor. Demiryollarını kirli yollarla ele geçiren babalarından öğrendikleri metodlarla dünyada savaşlar çıkarıyorlar. Nerede petrol varsa oraya dalıyorlar. Onlar Musevi Rotschild Hanedanlığına bağlı Rockfeller ailesi. 1830'lu yıllarda petrol işine giren ve tüm ABD piyasasını tekeline alan kişi ise John Davison Rockfeller. Ve 170 yıl sonrası... ABD Dışişleri Bakanı Kerry dün bağırıyor. ...

Milli mücadeleyi Kazım Karabekir başlatmış

Milli mücadeleyi Kazım Karabekir başlatmış Milli mücadeleyi Kazım Karabekir başlatmış Mustafa Armağan yönetiminde çıkan Derin Tarih dergisi Türkiye'de tarihin hakikate ulaştırılmasında önemli bir adım atıyor Mustafa Armağan'ın genel yayın yönetmenliğinde yayın hayatına başlayan "Derin Tarih" dergisi ilk sayısında Kazım Karabekir Paşa'nın itiraflarını kapak dosyası olarak seçmiş, Kazım Karabekir, 19 Nisan 1919'da Erzurum'a çıktığını söyleyerek milli mücadelenin bu tarihle başladığını ifade ediyor. Mustafa Kemal'in 19 Mayıs Samsun'a çıkışından tam bir ay önce Trabzon'a Kazım Karabekir'in çıkmasının Milli mücadele de gerçekten bir anlamı var mı? Milli mücadelenin paşaları arasında zaman zaman ilk mücadele ateşinin kim tarafından yakıldığı tartışma konusu olmuş, Ali Fuat Paşa, Rauf Paşa, Kazım Karabekir ve Mustafa Kemal ilk kendilerinin başlattığını anı günlük ve ya gazetelere verdikleri demeçlerde ifade etmişlerdi. Kazım Karabekir...

Paranın Gücü

Paranın gücü Eğer Erdoğan'ı götüremezlerse Ortadoğu'dan, yani OSMANLI'yı yıktıkları yerden, çıkacaklarını biliyorlar! Paranın gücü İki ağaç nedeniyle başlayan ya da başlatılan olaylar, Türkiye'yi ve dolayısıyla Erdoğan'ı hedefe koydu! Başbakan, "Bu işlerin arkasında faiz lobisi var" dedi. Ama bizim dışarıdan yönetilen yerli basın, "Kim bu  faiz lobisi açıklayın" cevabını verdi. Bilmediklerinden değil! Cinliklerinden! Çünkü dünya üzerindeki ortaklıkları ve hisse paylarını takip edenler bilir ki, her kapı aynı salona açılır! Bu salonda sadece ve sadece bir grubun dediği olur! "Her bankerin bir tarihi vardır: Ancak biri tarih yazmıştır!" ya da "Para zamanımızın tanrısıdır ve bunlar da peygamberidir" gibi onlarca veciz söz, bu grup için söylenmiştir! İşte şu an dünyanın birçok bölgesinde bu aileler ve arkalarındaki kral-kraliçeler ile ULUS DEVLETLER savaşmaktadır! Peki bu noktaya nasıl gelindi? 1853'teki KIRIM SAVAŞI...

2 resim arasındaki 3 fark

2 resim arasındaki 3 fark Tek parti döneminde kapısı çalınmayan Ankara'yı  10 yıllık DP iktidarı döneminde pek çok lider ziyaret ediyor.  Menderes, komşularını da ihmal etmiyor. Tarihi tekerrür, diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi? Diyor istiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy. İbret almak için tarihi hafızamızı sürekli tazelemek gerekiyor. Ben 1950 döneminin Menderes iktidarını anlatayım, siz Ak parti döneminde 27 Mayıs 2013'de başlayan gezi parkı eylemleriyle, 17 Aralık 2013'de ortaya çıkan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu hatırlayın. * 1950'de iktidara gelen DP hükümeti, ülkede ekonomik ve demokratik açılımlara giderken dış politikayı ihmal etmiyor. Menderes, yerinde duramayan bir başbakan. Sürekli yurtdışı seyahatlere çıkıyor. Önemli anlaşmalara imza koyuyor. Hindistan'a kadar Türkiye'nin ilgi alanını genişletiyor. Tek parti döneminde kapısı çalınmayan Ankara'yı 10 yıllık DP iktidarı dönemin...

Herşey Ortada.

Her şey ortada Her şey ortada ABD'li profesör John L. Esposito diyor ki; "Türkiye'nin ekonomik gücü AB'yi endişelendiriyor. Çünkü Türkiye artık büyük ve güçlü bir ülke. Küçük ve fakir ülkeleri bile içine alırken, Büyük Türkiye'yi sindiremiyorlar." Evet endişeleniyorlar. 3. köprüler, 3. havaalanları gelirse Londra ve Frankfurt ağıtlar yakacak. Onun için Almanya'nın Merkel'i istemez. 2012 sonunda saray kasasında 32 milyon STERLİN olup 2013 sonunda 1 milyon sterline düşen İngiltere kraliçesi istemez. Hele hele yıllardır önce parçaladıkları sonra yönettikleri Ortadoğu'ya girdiğimizi görürlerse asla istemezler. Nisan 2012'de Bard Collage Profesörlerinden Walter Russel Mead, bir röportaj veriyor. Dünyada güç dengelerinin değiştiğini söylüyor. Düşüşe geçen ABD'ye "Türkiye, Hindistan gibi ülkelerle ilişkilerini geliştir" çağrısı yapıyor. AB'nin çökmek üzere olduğunu belirtiyor. Russel Mead'...